HERKES HERKESLE SAVAŞTA
14. Yüzyılda Avrupa’nın her yerinde neredeyse herkes komşusu ile savaş halindeydi. Barış, ancak ulusal monarşilerin güçlenmesiyle 15. Yüzyılda geri dönecekti kıtaya.
İtalyan yarımadasının güneyinde, Napoli Krallığı, 14. ve 15. Yüzyıllar boyunca kesintisiz olarak savaştaydı; kuzeydeki şehir devletleri de, sürekli olarak iç savaşta. Almanya’nın bağımsız prenslikleri birbirleriyle savaşıyorlardı. En güçlü prensler, doğu bölgelerinde Bavyera, Avusturya ve Brandenburg’da hüküm sürenlerdi ve Avusturya’nın Habsburg, Brandenburg’un da Hohenzollernleri ülkenin geleceğinde en etkili güçler olacaklardı.
Yüz Yıl Savaşı

CAEN’İN İNGİLİZLERCE ELE GEÇİRİLMESİ (1340)

SLUYS SAVAŞI (1340)
Kıtanın kuzeybatısında, Fransa, İngiltere ile savaşıyordu. Yüz Yıl Savaşı olarak bilinen ve 1337’den 1453’e kadar süren bir çatışmalar dizisiydi bu. Savaşın temel nedenleri de, İngiliz krallarının Fransa’nın Gascony ve Aquitaine bölgelerini Fransız tacının vasalları olarak hâlâ yönetiyor olmaları ve Flandra ile yapılan yün ticaretindeki ekonomik çıkarları nedeniyle İngilizlerin de Flamanları Fransa’ya karşı ayaklanmaya tahrik etmeleriydi.
Yüz Yıl Savaşının üçte ikisi boyunca girilen mücadeleleri hep İngilizler kazandı. Hatta Burgonya düklerinin İngilizlerle olan ittifakı bağımsız bir Fransız tacının varlığı bile tehlikeye düşürdü. Bu durum, 1429 yılında, bir köylü kız olan Jeanne d’Arc’ın Fransız askeri birliklerinin komutanı olmasıyla değişti. Jeanne, İngilizleri Fransız toplarından çıkarmak için Tanrı’nın kendisini görevlendirdiğini ileri sürmüş, askerlerin buna inanmasıyla da ordunun morali yükselmişti.

MONTIEL SAVAŞI (1369)

PONTVALLIN SAVAŞI (1370)
Jeanne d’Arc, 1430 Mayısında İngilizlerin eline geçecek, onlar da kendisini cadılık ve sapkınlıkla suçlayıp, 1431’de Rouen’deki pazar meydanında yakacaklardı. İki yıl sonra da, Burgonya düklerinin İngiliz ittifakından çekilmesiyle savaşın kaderi değişecek, 1453’te Fransız birlikleri Bordo’yu ele geçirip bu uzun savaşı sona erdireceklerdi.
Güller Savaşı

VII. HENRY

ELIZABETH OF YORK
Fransa’daki varlıklarının son bulması, İngiliz aristokrasisin savaş ganimetleriyle zenginleşmesinin önünü kesmiş ve İngiltere’nin iç siyaseti karışmıştı. Bu ortamda Kral VI. Henry’nin süre giden basiretsizlikleri de Güller Savaşını başlatı. 1455’ten 1485’e 30 yıl süren bu iç savaş, Lancaster ile York hanedanlıkları arasındaki bir iktidar mücadeleydi. Lancaster’in amblemi kırmızı, York’unki de beyaz gül olduğundan bu savaş Güller Savaşı olarak adlandırılmıştı. Neredeyse her aristokrat aile York ya da Lancaster yanında savaşa katıldığından, yaygın bir bir iç savaş olmuştu Güller Savaşı.
Savaş sırasında bir süreliğine Yorklar krallığı ele geçirdiler. Ama sonunda Lancasterli Henry Tudor, 1485 yılının Bosworth Savaşında Kral III. Richard’ı yendi. VII. Henry adıyla taç giyen Henry Tudor, bugüne dek devam eden Tudor Hanedanlığının kurucusu oldu ve bir York prensesi ile evlenerek iki aileyi bir araya getirdi.
Modern İspanya’nın Doğumu

KASTİLYALI İSABELLA

ARAGONLU II. FERDİNAND
Kıtanın batısındaki İber yarımadasında ise, Aragon ile Kastilya krallıkları, bir yandan birbirleriyle savaşıyor, bir yandan da içlerindeki aristokrat gruplar tacı ele geçirmek için sürekli mücadele ediyorlardı. 1469 yılında Aragon tacının mirasçısı Ferdinand, Kastilya Prensesi Isabella ile evlendi. Bu evlilik de, modern İspanya’nın temelini attı. Çiftin ilk işi aristokratlarını denetim altına almak ve yarımadadaki son Müslüman devlet olan Granada’yı ele geçirmek oldu. Ardından da Yahudileri ülke dışına sürüp, yüzlerini denizaşırı genişlemeye döndürdüler.